Süheyl Batum’un sözleri Dursun Özbek’i çıldırttı
Galatasaray Divan Kurulu Ekim Ayı Olağan Toplantısı, RAMS Park Özhan Canaydın Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. 4 saat 45 dakika süren toplantıya sarı-kırmızılı kulübün başkanı Dursun Özbek ile Divan Kurulu Üyesi Süheyl Batum arasında yaşanan gerginlik damga vurdu.
BATUM’UN SÖZLERİ ÖZBEK’İ SİNİRLENDİRDİ
Dursun Özbek, Süheyl Batum’un, “Bir ekibin bütün Türkiye’deki kulüplere para verdiğini, sponsorum dediğini, sponsor mucizesini yarattığını söyleseniz soruşturma açılır. “TFF’nin, radyoların sponsoru. Başkanımız görmüyor herhalde bunu, ‘TFF başkanı sizi seviyoruz ama bu ne, Ferhat kim?’ demiyor. Hangi kardeşlik ortamı. Akşam Acun diye bir adam çıktı televizyona, anlatıyor bir şeyler. Dursun Başkandan bir demeç duydum. Bu nasıl bir şey. Galatasaray’ı temsil ederek çok zarif bir insan olabilir ama oraya gittiğinde ‘Sayın başkan neden bahsediyorsunuz, getir hakemleri, getir şunları’, dört tane penaltı veriliyor Galatasaray’a, herkes değil diyor, herkes memnun. Başkan dile getirmiyor. Biz kardeşlik ortamında sevgi ikliminde beraber oluyoruz. Net söylüyorum, Galatasaray’ın başkanlık ve yönetim kurulu, 199 yıllık ve 500 yıllık mazisine pasif olmaya, ağzını açmamaya hakkı yoktur, yetkisi yoktur. Hepimizin sinirini korumak zorundadır. Artık yeter!” sözleri sonrası kürsüye gelerek çok konuşulacak bir cevap verdi.
“YANIMDA MIYDIN SEN BENİM!”
Dursun Özbek: Sevgili Süheyl’in konuşmasını dinledim. Yahu Allah aşkına, bizim TFF’ye gidip benim ne dediğimi, ne demediğimi bilmeden niye itham ediyorsun. Yanımda mıydın sen benim! Yanımda mıydın sen benim!
Süheyl Batum: Sayın Başkan bunlar masanın altında olmaz. Açık olur.
Dursun Özbek: Hayır, olmaz.
Süheyl Batum: Hepimiz biliriz ve inanırız.
Dursun Özbek: Lütfen dinle! Heyecanlanma. Dinle.
Süheyl Batum: Çok heyecanlandım. Bir şey yapmamanız daha da heyecanlandırdı.
Dursun Özbek: Ne olup bittiğini bilmeden koskoca profesörün ulu orta konuşması doğru değil. Yadırgadım. Başkan önemsemiyor, haydi ya, haydi ya! Her şeyi önemsiyoruz, bu böyle bilinsin!
ÖZBEK: FİKİR YÜRÜTMENİZE GEREK YOK
Açıklamalarına devam eden Dursun Özbek, “Süheyl Hoca hala, Adnan Başkan’ın Florya için ne dediğini anlamamış. İhale komisyonu başkanımız, bu işin duayeni. ‘Bizim çıkacağımız ihale, hasılat paylaşımı sözleşmesi’ diyor. 3 liraya satarsak 3 lirayı, 5 liraya satarsak 5’i, 10’a satarsak 10’u paylaşırız.’ dedi. Piyasa şartlarında asgari, asgari ne demek biliyoruz değil mi? Koskoca profesör… İhale sonuçlanana kadar Sevgili Süheyl, senin dediğin metrekaresi 13 bin dolar hikaye. İhale yapılana kadar kimsenin bu konuda fikir yürütmesine gerek yok. İhale açık ihale olacak. TV’lerden yayınlanacak. Ayrı bir ihale komisyonumuz var. Bankalar değerlendirecek. Sonuç ortaya çıkacak. Demagoji yaratma adına 300-500 dedi, bunlara gerek yok. Bütün bu söylemlerin çalışanlara, bu işe emek verenlere, Galatasaray’a büyük zararı var. Ne olur geçmişten ders alsın. İzahı mümkün olmayan söylemler sonrası başımıza neler geldi, buradaki arkadaşların çoğu biliyor” ifadelerini kullandı.
BATUM: İYİ Kİ PROFESÖR OLMUŞUM
Tekrar söz hakkı alarak kürsüye gelen Süheyl Batum ise “Sadece şunu söyleyeceğim; Sevgili Başkanımız, bir de profesör olacaksın, profesör olacaksın diyor. Allahtan olmuşum. Adnan Bey’in iki hafta önceki gazetelerde çıkan demeci. Bakın ‘Metrekaresi için 15 bin dolarlardan bahsediyorlar’ diyor. Biz 15 bin demedik, herhalde yakın arkadaşları diyor. ‘Böyle rakamlar yok, daha gerçekçi olmak gerek, burası için metrekaresi 6 bin liradan 600 milyon dolar ciro bekliyoruz. Biz yüzde 50’nin altında vermeyiz’ diyor Adnan Bey. Zaten veremezsiniz. Sayın Başkan herhalde profesör olmadığı için bunu anlayamadı, asgari zannetti. Ben hayatımda yalan söylemedim, olmayan bir şeyi söylemedim. Bunun bu şekilde değerlendirilmesini uygun görmediğimi zatı alinize söylemek istiyorum. Saygım sonsuz size. Ben de size bir de başkan olacaksın demedim. Sizden de benzeri saygıyı bekliyorum. Saygılar.” diye konuştu.
SÜHEYL BATUM’UN AÇIKLAMALARININ TAMAMI
Süheyl Batum yaptığı açıklamaların tamamı şu şekilde;
“İbrahim Hacıosmanoğlu hakikaten, bunların bir paravanı haline gelmiş. Net söylüyorum yahu, net! Sayın Başkan söylemeyebilir, ben Galatasaray üyesi olarak söylüyorum. Arkadaşlar 10 senedir bakın, bu şike olaylarından sonra bakın. Ne TFF TFF, ne Tahkim Tahkim, ne UÇK UÇK, ne MHK MHK. Hiçbir şey yok, acayip bir durum. Hacıosmanoğlu, bu kötü oyunun piyonuymuş. Sözde baş rol oyuncusuymuş. Hiçbirimiz aptal değiliz. Galatasaray lehine hata yaptığı iddia edilen hakemlerin tamamı el çektirildi. Abdulkadir Bitigen denen adam bir hatalı penaltı iddiasıyla el çektirildi. Başkan kim? Bu İbrahim Hacıosmanoğlu. Çok ciddi başkan. Peki, aleyhine yaptığı açık net olan adamlar, yıldız, her hafta bir maç, maç alamadığında VAR, VAR alamadığında gözlemci. Bu kadar tesadüf olabilir mi? Türkiye’nin en kötü, en içten pazarlıklı, 5 metreden ele görmedim diyen, Icardi’ye atılan yumruğu görmeyen adam Arda Kardeşler yıldız. Kadir Sağlam diye bir adam yıldız. Atilla Karaoğlan yıldız. Volkan Bayarslan yıldız, ödül üstüne ödül. Bir de bunlar ilk 4-5 maçımıza tamamı bunlar veriliyor.
“OYUN BÜYÜK ŞEKİLDE OYNANIYOR”
Peki Hacıosmanoğlu sen neredesin? Başkanımız sorar, o da ‘Yahu kusura bakma Sierra Leone’de tatildeyim, Türkiye’de değildim. Patagonya’daydım, Türkiye’yle ilgilenemedim.” der zannettim. Oyun büyük şekilde oynanıyor. Radyoyu açtım, 4-5 başkanı topladı gidecek zannettim, diyecek ki ‘Başkan sana oy verdik, bu ne rezillik, bu nasıl bir şey, bu nasıl bir Ferhat. Ya insaf! 119 yıllık kulübüz, Türkiye’nin en çok kulübüyüz. Her sene öle öle, harika futbolcularımızla biz sinir hastası olarak mı izleyeceğiz?’ sandım. Bu adamların niçin, hangi bağlantılarıyla oraya gittiklerini, neden orada yer aldıklarını bilmiyormuşuz gibi yapıyoruz. Hepimiz biliyoruz. Biz hiç görmüyormuş gibi yapıyoruz. Hacıosmanoğlu çıktı, kardeşlik iklimi, sevgi ortamı dedi. Bazen farklı ağızlarda kullanılınca ne kadar saçma olduğunu gördük. Sayın Dursun Başkan çok iyi bilir. Bir gün Şenes Erzik’i ziyaret etseniz UEFA’ya bunları götürsen, bu PFDK’ların, Tahkimlerin oluşma şartlarını götürsen, bu hakeme görev verirken Galatasaray’a iyi davranıp davranmamalarını göre belirleyen, bir futbolcu transferine tüm siyasetin beraber gittiğini, TFF başkanlığının siyaset tarafından atandığını gösterseniz, MHK başkanının PFDK başkanıyla beraber bir kulübün hizmetine gittiğini görseniz vallahi UEFA ceza verir.
“BAŞKANIMIZ GÖRMÜYOR HERHALDE BUNU”
Bir ekibin bütün Türkiye’deki kulüplere para verdiğini, sponsorum dediğini, sponsor mucizesini yarattığını söyleseniz soruşturma açılır. TFF’nin, radyoların sponsoru. Başkanımız görmüyor herhalde bunu, ‘TFF başkanı sizi seviyoruz ama bu ne, Ferhat kim?’ demiyor. Hangi kardeşlik ortamı. Akşam Acun diye bir adam çıktı televizyona, anlatıyor bir şeyler. Dursun Başkandan bir demeç duydum. Bu nasıl bir şey. Galatasaray’ı temsil ederek çok zarif bir insan olabilir ama oraya gittiğinde ‘Sayın başkan neden bahsediyorsunuz, getir hakemleri, getir şunları’, dört tane penaltı veriliyor Galatasaray’a, herkes değil diyor, herkes memnun. Başkan dile getirmiyor. Biz kardeşlik ortamında sevgi ikliminde beraber oluyoruz. Net söylüyorum, Galatasaray’ın başkanlık ve yönetim kurulu, 199 yıllık ve 500 yıllık mazisine pasif olmaya, ağzını açmamaya hakkı yoktur, yetkisi yoktur. Hepimizin sinirini korumak zorundadır. Artık yeter!”